İyi ki....
Kafamın içinde gezintiye çıkmak istemediğim bir pazar günü sizlerleyim yine. Sabah kalkıp bostana gidişim ve taze sebzelerle buluşmam çocukluğuma dair güzel anılarımdan. Kendimi ifade etmek yerine müziğin sesini biraz fazla açmak yetiyor heralde. Bir de artık üzüntü duygusuna bile fransız ruhum ve aklım. Ne istediğini bilmekle bilmemek arasında gidip geliyorum arada. Ani mutluluk tepkileri verirken o an yaşadığım hisler inanılmaz. Bazen de aklıma takılan soru işaretlerinin peşine düşüyorum. Fonda James Blunt 'You're beautiful'.. Seni gördüğüm o ilk karşılaştığımız an ve yerde diyor.. Sahi ilk nerde rastlaştık sizinle, hangi cümlede sustuk veya ne zaman aynı melodiden keyif aldık hatırlayan var mı ..? İlk aşklar, ilk hayal kırıklıkları, ilk buluşmalar ve o ilk heyecanlar.. Şimdilerde hepsi birer antika, müzelik ve nadide eser ... Bana devamını sormayın. Cevabını bildiğiniz şeyler.. Kendime iyi gelen şeyleri yapmak üzere söz verdiğim gün.. Biraz suskun, biraz şaşkın biraz